Projeksiyon Lensi İle Fotoğraf Çekmek !!!

Değerli fotografmania.com takipçileri sevgiler, saygılar. Ülkemizde nerede ise kaynağı yok denilecek bir konuyu araştırıyoruz bu yazımızda. Projeksiyon lensi ile fotoğraf üretmek! Okunurken kolay gibi olsa da aslında iş o kadar da kolay değil. Elinde cep telefonu ile fotoğraf çekmeye benzemiyor maalesef. Detayları aşağıda açıklayacağım üzere epey zor da iş.

Öncelikle açıklamak istediğim bir soru var. Fotoğrafa yeni ilgi duyanların aklına gelecektir muhakkak ‘neden normal lensler varken projeksiyon lensleri ile uğraşıyoruz’ ? Bu soru aslında çok da mantıklı. İster manuel olsun, ister af olsun bir sürü lens varken neden? Cevabı ise biraz tecrübe ile alakalı: Merak, İsteği, farkındalık…

Öncelikle projeksiyon lenslerini genel olarak bi tarif edelim. Bahsi geçen lensler eski 35mm fillerin diaları için yapılmış projeksiyonların lensleri. Yani günümüzdeki projeksiyon ya da projektörlerin lensleri değil. (Belki güncel projeksiyon makinesi lensleri ile de olabilir fakat denemediğim ve hiç görmediğim için değil dedim). Eski manuel ürünlerden bahsediyoruz yani. İçinde birkaç optik cam bulunan basit boru tarzı lenslerdirler. Netleme için dönen bir tarafı falan yoktur. Basit plastik veya metal bir boruya birkaç cam eklemişler gibi 🙂  35mm film için yapıldığından full frame makinelerde dahi rahatlıkla kullanılabiliyorlar. Çok olumlu taraflarından birisidir bu.

Maginon 85mm nin 50mm pentacon içine adapte edilmiş hali .böylece hem helekoidi hem de diyaframı kullanmak mümkün.

İlk merakım DSLR den aynasız makinelere geçişte manuel lens kullanmakla başladı. Elimize aldığımız otomatik netlemeli lenslerin aslında ne kadar yetersiz olduğunu anlamış, sürekli elime geçen 50-60 yıllık manuel lensleri deneyimleme çabası içine girmiştim. Onlarca belki yüzlerce aldım, sattım, denedim, kullandım. Bir çoğunun da kendine has lezzetinin olduğunu kullandıkça fark ettim. Ve manuel lens sonrası ise bu sebepten projeksiyon lensleri de ilgimi çekti.

maginon 85mm ile zannımca f2.8- 4 arasında bir fotoğraf.
Projeksiyon Lensleri ile İlk Tanışmam

İlk projeksiyon lens deneyimim hasbelkader elime geçen 35mm dia film makinesi olan Prinz ColorMax 150 ve lensi olan 85 mm Will Wetzler Maginon ile başladı. Projeksiyon Makinesini inceliyordum. Çalışıp çalışmadığını bilmiyordum, dahası nasıl çalıştığını da bilmiyordum. Fişe taktım düğmeye bastım; ışık yandı. Duvara yansımaya başladı. Magazinde birkaç film varmış; onlar yansıyordu duvara. Fakat görüntü net eğildi. Lensi çevirerek netliği ayarladım. Netliği ayarlarken lensi çok çevirmişim, lens yuvasından çıktı elime düştü….

İlk önce gözümün önüne getirerek baktım lensten. Sonra a6000 makinemin önüne tuttum ve makineyi çalıştırdım. Lensi makineden az biraz uzaklaştırınca netliğin geldiğini fark ettim. Bu görüntü bende şimşeklerin çakmasına ve nerdeyse piyangodan ikramiye çıkması kadar sevince gark etti beni.

Gördüğünüz gibi hiçbir şey kontrolüm altında olmadı. Sanki bir el bana bu lensi değerlendirmem gerektiği için işleri sırasıyla yoluna koymuştu. Takdiri İlahi’den gelen bu ilahi yönlendirme ile yepyeni bir macera aralanmış oldu benim için. Sonrasında ise bu lensi daha verimli kullanabilmek için gerekenleri yaptım.

Projeksiyon Lensleri İle Fotoğraf Çekmenin Avantaj ve Dezavantajları

Projeksiyon Lensinin Dez-Avantajları

Genel olarak en büyük handikaplarının başında herhangi bir kamera ağız yapısına sahip olamamaları geliyor. Eğer ki bir marka kameraya uyumlu olsa idiler hemen uygun adaptör alarak kendi makinelerimizde kullanabilirdik. Fakat iş o kadar kolay değil maalesef. Herhangi bir çağdaş makinede kullanmak için ciddi modifikasyonlar geçirmesi gerekiyor. Bunlardan birazdan bahsedeceğim zaten uzun uzun.

Maginonu lens içine yerleştirebilmek ve flanş mesafesini ayarlayabilmek için arka plastik kısmını tıraşlamak zorunda kaldım.

İkinci dezavantajı ise diyafram mekanizmalarının  bulunmaması. Evet doğru okudunuz; lensler üzerinde diyafram mekanizması yok. O yüzden en geniş açıklıkta kullanılabiliyor sadece. Tabi siz kendiniz bir diyafram mekanizmasını entegre etmezseniz 🙂

Dezavantajlarını da meselenin özüne girene kadar söyledim ki, yol yakınken dönecekler varsa dönsün. Gerçekten bir optik ile fotoğraf çekmek adına zahmetli bir iş. Peki bu kadar zahmeti varken ve alternatifleri de çokken neden hala bu lensler? Çünkü bu lenslerde karakter var. Tat var. Her birini kendine ait dokusu var. Başka hiç bir lenste bulamayacağınız ilginçlikler var. Tabi sizde de merak ve heyecan varsa…

Projeksiyon Lensinin Avantajları

1. Öncelikle iyi olanlarını bulursanız imaj kaliteleri çok iyi. Fotoğraflarda kendilerini hemen hissettirirler.

2. Olarak az yukarıda da bahsettiğim gibi diğer normal lenslerde bulunamayacak, kendine has karakterleri var. özellikle bokeh yapılarında çıkan bu karakteristik durumlar keskinlik, yumuşaklık ve ya renklerde de ortaya çıkabilmekte.

3. Olarak fiyat performansı geliyor. Çok ucuza bulanabiliyorlar. Ederlerinin çok çok üstünde hizmet sunarlar.

4. Mekanizmalarını kurunca birçok alanda fotoğraflar üretmeyi mümkün kılmaları. Aynı lensi ister portre ister makro ister sokak için kullan.

maginon 85mm ile f2.8 de portre örneği.

5. Croplu veya full frame her kamera yapısında kullanıma uygun. 16m ve 8mm kamera lensleri gibi değiller. Düzeneği kurunca dslr veya aynasızlarda rahatlıkla kullanılabilirler.

Projeksiyon Lenslerinin Modifikasyonları ve Kullanılır Vaziyete Getirme

Fotoğraf çekerken Projeksiyon lensi kullanımında en önemli kısım burasıdır. Projeksiyon lenslerini tabir-i caizse adam edemezseniz hiç bir işe yaramazlar. Onlardan faydalanmak için kamaralara adapte etmek gerekiyor. Bu adaptasyon için aklıma gelen belli başlı yolları yazmaya çalışacağım.

  1. Helicoid adaptöre yerleştirmek
  2. Körüklü makinesin körüğüne yerleştirmek
  3. Kullanılır bir lensin içine yerleştirmek
  4. Kendi modifikasyonunu yapmak

Helicoid Adaptörle Modifikasyon

Helicoid tüpler daha çok makro çekimler için kullanılan, içi boş, uzayıp kısalabilen dolayısı ile netleme mekanizmaları olan adaptör çeşitleridir. Projeksiyon lensini bu içi boş adaptörün içine yerleştirdiğiniz takdirde kullanmaya hazır hale geliyor. Aynı zamanda profesyonel bir netleme mekanizmasına da kavuşuyorsunuz. Ne kadar içeri yerleştireceğiniz biraz tecrübe ile alakalı. Sonsuza netleme noktasını bulmanız gerekiyor. Sonsuzu netlediniz mi adaptörün en kısık halinde içeri yerleştirin. Adaptörü uzattıkça netlik de yaklaşacak ve en son adaptörün izin verdiği ölçüde makro çekime dahi müsait hale gelecektir.

Helicoid adaptör yönteminde haricen bir diyafram eklenmezse diyaframsız kulanım söz konusu değildir. (birkaç incelemede diyaframlı helicoid tüp olduğunu okudum ama sahih mi bilmiyorum) Yine de en azından netleme mekanizması var olacaktır.  Adaptörler çokça uzayabildiği için makro çekime de müsaade edecektir. En kolay modifiye edilebilecek adaptör ise helicoid 52mm olandır. Kendi makine ağızınıza ait 52mm helicoid adaptör işinizi görür. Örneğin Sony kullanıyorsanız 52mm-nex helicoid tüp almanız uygun olacaktır.

Körüğe Adapte Ederek Projeksiyon Lensi Kullanmak

Eğer elinizde varsa eski bir makro körük işinizi epey rahatlatacaktır. Körüğün içine az yukarıda anlatmaya çalıştığım gibi en kısa halinde sonsuza niteleyebilecek şekilde yerleştirip sabitlerseniz sizden kıralı olmaz. Körüğü uzatıp kısaltarak netliği ayarlayabilirsiniz. Hatta birçok körükte harici diyafram mekanizmasın da olduğunuz varsayarsak hem netleme hem de diyafram mekanizmalı bir lens sisteminiz oldu demektir.

Körük kullanımı projeksiyon lenslerini kullanabilmek için en iyi yöntemlerden birisidir. Hem diyafram hem netleme mekanizması aktif olarak kullanılabilir. Makro çekmeye de çok müsaittir. En büyük dezavantajı ise hacmini büyük olması ve özellikle de genel çekimler için çok kullanışlı olmamasıdır. Bu olumsuz durumlardan dolayı ergonomisini kaybeder ve herkes tarafından tercih edilmemesine sebep olur.

maginon 85mm ile f4-5.6 arasında bir fotoğraf. aşağıda %100 kesilmiş hali var. diyaframı kısınca ne kadar keskin olabileceğine şaşırdım doğrusu.

Öznel Modifikasyonlar ile Projeksiyon Lensi Kullanma

Benim ilk kullanım şeklim tamamen beyin fırtınası ile ortaya çıkmıştı. Bir kaç esnaf arkadaşa mevzuyu anlattım. Onlardan aldığım fikirler doğrultusunda tabi Allah’ın verdiği beyni de kullanarak, kendime has bir sistem kurdum. Diyafram mekanizması yok ama lensi itip çekerek netliği en azından sağlayabiliyorum. Kısaca anlatayım.

Projeksiyon Lensi Modifiye Denemesi 1

Sonsuza odaklama uzunluğu kadar bir boru buldum ve içine lensi yerleştirdim. Borunun bir ucunda lensin ucu var ve diğer ucuna da makinamın plastik gövde kapağını ekledim. Tabi ki tam ortasını plastik olmasından mütevellit eritip deldim. Daha sonra borunun içini ve dışını kendi istediğim şekilde renklendirdim. Şuanda da lensimi keyifle kullanmaya devam ediyorum.

Dez avantajları da var. Diyafram yok. Projeksiyon lensi baş aşağı çevrildiğinde düşebiliyor. Sistem profesyonellikten uzakmış gibi çok basit görünüyor. Netleme için döndürme değil de lensi borudan dışarı çıkarmak gerekiyor. Alışması zor ama imkansız değil.

Diğer taraftan avantajları da var. Lensiniz oluyor. Makro çekebiliyorsunuz. Sonsuza niteleyebiliyorsunuz. Çok hafif, taşıması çok kolay ve yer de kaplamıyor.

Özel modifikasyonların tek bir yöntemi olmaz diye düşünüyorum. Sizler de kendi aklınıza gelen yöntemi uygulayabilirsiniz muhakkak. Hatta buradan yazarsanız diğer okuyucularımız da faydalanacaktır.

Projeksiyon Lensini Normal Lens İçine Yerleştirmek

Eski ya da yeni, kullanılmayan bir lensin iç optiklerini sökerek bu projeksiyon lenslerini yerleştirebilirsiniz. Sırf projeksiyon lensini yerleştirmek için orijinal lensleri heba etmeye gerek yok tabi. Etrafınızda varsa kullanılmayan bozuk lensleri sökerek bir nevi helicoid adaptör elde edebilirsiniz.

Maginon 85mm f2.8 ile bir portre. Özellikle portre çekimlerindeki başarısı nedeni ile projeksiyon lenslerine ilgim arttı.

Lens içine yerleştirmede önemli bir avantaj diyafram kötülünde olacaktır. Zira orijinal lensi dağıtmadan projeksiyon lensini yerleştirebilirseniz gerçek lensin diyafram mekanizmasına zarar vermeden, mis gibi diyafram kontrollü ve netleme kontrollü bir projeksiyon lens sisteminiz olabilir. Açıkçası önemli bir dezavantajını da göremiyorum. Sadece biraz pahalı olabilir. Aşağıda bahsettiğim yöntemle yapılan düzenek açık bir şekilde görülmektedir.

Projeksiyon Lensi Modifiye Denemesi 2

Perti çıkmış analog makine ile beraber Pentacon 50mm f1.8 lens aldım. Makineyi çöpe attıktan sonra lensi söktüm. Önce ön camlarını sonrada arka optikleri sırası ile çıkardım. zaten 4 optikten oluşuyor. Lenste sadece diyafram mekanizması kaldı. Buraya kadar yaptıklarım kolay kısmı. Zor kısmı Maginonu içine yerleştirmek ve ince ayarlarını yaparak görüntüyü oluşturmak oldu.

Optikleri sökülmüş pentacon 50mm ve arka kısmı kısaltılmış maginon 85mm f2.8. Bu ikili, iç içe takılarak yaklaşık 1m ile 15m mesafede netleme sağlayabilen ve diyafram mekanizması olan harika bir portre lensine dönüşebiliyor.

Lensin ön kısmındaki delikten maginonu sıkıştırmaya çalıştım. Deliği biraz genişletince halloldu. Ama bu seferde netleme sorunu ortaya çıktı. Lensim Sony a7r2 full frame makinemde 10 cm ile 35cm arasını netleyebiliyordu. Pentacon m42 uyumlu olduğu için birde adaptör kullanılması gerekiyordu makineye uydurmak için. Bu adaptörle beraber flanş mesafesini ayarlamak gerekiyordu ve çok da kolay olamadı.

Bu modifikasyonda flanş mesafesi için 2 yöntem çıktı önüme. 1.si m42-nex adaptörünün devreden çıkarıp direk pentacon lense sone e mount adapte ederek ayarlama yapma. ve 2. ise projeksiyon lensinin borusunu kısaltarak optikleri makineye yaklaştırmayı deneme; tabi m42-nex adaptörü kullanamaya devam edecektim. Elimde gövde kapağı (yani yeni lensin bayoneti olacak) olmadığı için 2. yolu tercih ettim ve maalesef zahmetli oldu.

Pentacanon 85mm Yapımı

Optiklere zarar vermemek için çok dikkatlice plastik dış boruyu kestim. En dipten kesmem gerektiğini biliyordum ve baya zahmetli oldu. Sonra sert bir zımpara ile pürüzleri aldırdım. Denediğimde netleme mesafesinin yaklaşık 1-10m arasında olduğunu fark etim. Biraz daha törpüleyerek 15 m civarına kadar çıkardım. Portre olarak kullanacağım için bu ayarda bıraktım.

Kullanmaktan haz duyacağınız harika bir portre lensi. Pentaganon 85mm f2.8 🙂

Artık diyafram mekanizmalı portre lensim hazırdı. Hemen deneme çekimleri yaptım. Sonuçlar efsaneydi. Lens kendini 3.5-4 arasında ciddi toparlıyordu. İşimi fazlası ile görecekti. Kalitesinden ve mekanizmasından son derece memnunum.

Bana yaklaşık 300 tl ve 20-25 saatlik bir çalışmaya mal oldu. Elde ettiğim hazzın karşılığı ölçülemeyeceği gibi maddi değeri en az 3bin tl olan bir lens elde etmiş oldum.

En İyi Projeksiyon Lensleri

En iyisini bulmak için hepsini kullanmak lazım; fakat ne bizde o kadar para var ne de memlekette bu kadar lens bulabiliriz. Kendi denediğim ve araştırdığım bazı modelleri yazacağım:

1.. Trioplan 100mm f2.8: Projeksiyon lensi dedim mi az uz bu konuyu bilenlerin aklına ilk bu lens gelir. Verdiği harika sabun köpüğü bokeh ve sihir dünyasından çıkmış gibi bir softluğu ile çizgi filmlerden fırlamış gibi bir efekt kazandırabilir fotoğrafa.

2.. Dioplan serileri : Dioplan projektör lensleri epey sayıda var. Tam adedini inanın ben de bilmiyorum. 100mm f2.8, 100 mmm f3.5, 85mm f2.8, 90mm f2.8… Optik kalitelerinin iyi olduğunu ama trioplan gibi bokehlerinin yüksek kalitede olduğunu söyleyemem. Ayrıca her bir dioplan lensinin de kendine has özelliği var.

3… Will Wetzler Maginon 85mm f2.8 : Benim de elimde olan sıklıkla kullandığım çok güzel bi lens. Karakteristik bokehi sanki swirly-girdap gibi ve arka planı öldürme başarısı çok yüksek. Özellikle de tam kare makinelerde.

4… Zettar 150mm f3.0 : Uzun bir odak uzaklığına sahip olması zaten bokehini güçlendirmektedir. Ayrıca sabun köpüğü bokehler üretmekte de çok başarılıdır. Nadir bulunur. Denk gelince almak lazım.

5… Leica hektor 85mm f2.5 : Leica’dan beklendik bir optik kalite projeksiyon lenslerinde de ortaya çıkıyor. Hektor serisi lensler ve bu serini de en iyilerinden olan Hektor 85mm f2.5 çokça bilinenlerin başında geliyor.

6.. Carl Zeiss Kipronar 120mm f/1.9 ve Carl Zeiss Kipronar 105 mm f/1.9 : Bir efsane de CZ den… Kipronar projeksiyon lensleri de bu konuda nam salmış seriden biri. Cüsseleri biraz iri olsa da optik kaliteleri kanıtlamıştır.

7.. Triplet serisi: tripletler rus  projeksiyon lensleridir. buble bokeh üretirler. merkez keskinlikleri iyidir. 78mm, 85mm veya 100mm başta olmak üzere birçok farklı odak uzaklığına sahip lens vardır.

Işığınız kaliteli olsun…

İlgili Makaleler

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Başa dön tuşu