FOTOĞRAF GEZİSİNE ÇIKMA REHBERİ
Yoğun iş temposundan sıkıldınız artık. Kent, trafik, inşaatlar, insanlar sizi yoruyor. Nefes almak istiyorsunuz. Biraz olsun stresinizi atmak derdindesiniz; yoksa gidişatın sonu psikologda bitecek. Aklınızda ise uzun zamandır fırsat bulamadığınız için bir kenarda yatmakta olan fotoğraf makineniz var. Kısa, günlük fotoğraf gezileri sizin için artık yeterli gelmiyor; yakın arkadaşlarınız ile hafta sonunu değerlendirebileceğiniz bir fotoğraf gezisi hayal ediyorsunuz. Fotoğraf çekmenin yanı sıra, gidip görmek, farklı insanlarla tanışmak, arkadaşlarınız ile kaliteli vakit geçirmek size çok iyi gelecek…
Her fotoğrafçının içinde bulunabileceği bir durumu tasvir ettim yukarıda. Bu yazımda fotoğraf gezisine çıkarken nelere dikkat etmeli, Fotoğraf gezine çıkmadan öncesi ve Fotoğraf gezi esnasında nelere dikkat etmemiz gerekir? Soruları üzerinde duracağım. Fotoğraf Gezisie Çıkma Rehberi tam size göre.
Öncelikle, fotoğraf gezisini 3 kısımda inceleyeceğim. Gezi öncesi, gezi esnası, gezi sonrası…
1. Fotoğraf gezisinden önce
Bu başlık adından da anlaşılacağı gibi, fotoğraf gezisine çıkmadan önce yapılması gerekenleri kapsıyor. Gezimizden üst düzey verim alabilmek için bu ilk bölüme çok iyi hazırlanılması gerekli.
Karar verme aşaması
Fotoğraf gezilerinin en handikaplı kısmı geziyi nereye yapacağınız konusudur. Muhtemelen birkaç arkadaşınız ile gideceksinizdir ve her birinizden ayrı ayrı fikirler çıkar. Birinin görmediği bir yeri diğeri hatim eder derecesinde ezberlemiş olabilir ya da arkadaşınızdan birisi gidilmek istenilen yolu göze almak istemez, vs vs. yapılması gereken iletişim ağı kurup herkesin fikrini dinlemek ve neticeyi ortak kanı üzerinden sonuçlandırmak olmalıdır. Bu gibi durumlarda bir arkadaşın liderlik rolüne üstlenmesi uygun olur. Farklı fikirler arasından uygun olanı seçecek ve grubu o doğrultuda hazırlayacaktır.
Burada dikkat edilecek hususlardan birisi de yolculuğa çıkılacak araçtır. Mekan yakın ve sizden birisinin aracı var ise kesinlikle aracınız ile gidin. Yer uzak ise ve yolu göze alamıyor iseniz uçakla mekâna ulaşın. Ama lazım olacağına kanaat getirirseniz de araç kiralamaktan çekinmeyin. Zira zamanla yarışılacaksınız ve inanın araç çok lazım olacak. Ayrıca yanınıza aldığınız çantaların da taşınması açısından büyük kolaylık sağlayacaktır.
Bazı fotoğraf gezileri bir guruba dahil olunarak gerçekleşir. Aslından en temizi budur. Var olan geziye adapte olmak çok daha basittir. Yer konusu ile beraber birçok organizasyon kısmı zaten halledilmiş olunur. Çantanı alır çıkarsın.
Son olarak geceleyecekseniz nerede kalacağınızı kararlaştırmalısınız. Kafa dengi arkadaşlarınız varsa kamp da yapabilirsiniz. Hem böylece gece pozlaması da yapabilirsiniz. Ama ayılara dikkat edin. Kalmak için farklı alternatifler de düşünülebilir. Örneğin öğretmen evleri ya da polis evleri gibi. Eşiniz dostunuz ya da arkadaşınız da yoksa tek çare pansiyonlar ya da oteller. Tabi gideceğiniz bölgede mevcut ise…
Ekipman hazırlığı:
Gidilecek mekana karar verildikten sonra önemli aşamalardan birisi de çantanın hazırlanmasıdır. Çantaya neler konulması gerekir
1. Gidilecek mekana göre makine ve lensler konulmalıdır. Örneğin tarihi bir mekanı ziyaret edecekseniz geniş açı bir lens gerekli olacaktır. Eğer sizde yoksa bir arkadaşınızdan ödünç isteyebilirsiniz. Zira tele bir lensle bu tür bir gezinin keyfi çıkmaz.
Yedek makine varsa götürmenizi tavsiye ederim. Lens takıp çıkarmakla uğraşmazsınız. İki ayrı lensi hızlı bir şekilde kullanım olanağınız olur. Tabi biraz taşıma yükünüz artacak ama buna değecektir.
2. Makinenizin aksesuarlarını unutmamalısınız. Şarj aleti, yedek batarya, yedek hafıza kartları, ND veya diğer filtreler ve tripod gezi sırasında gerekli ekipmanlardandır. Zaman zaman bir parasoley dahi mükemmel bir kareyi kaçırmanıza sebep olabilir. Ya da boyun askısını unuttuğunuz için tüm gezi sırasında fotoğraf makinenizi elinizde taşımak zorunda kalabilirsiniz ve bu bir müddet sonra kaslarınız yorulduğunuzda size kabak tadı verecektir. İyi tarafı: Boyun askısının kıymetini anlamış olursunuz. Hele yedek kartlara ne demeli. Çekmem dediğiniz fotoğrafları çektiğiniz için kartlar çabucak dolabiliyor. Birde RAW çekerseniz sizi hafıza kartı değil harici bellek paklar ancak. Şaka yaptığımı zannetmeyin, kesinlikle yanınızda fazlaca bulundurun.
Yedekleri Unutmayın
Yedek batarya ve şarj aleti zaten almazsa olmaz. Diyecek lafım yok. Filtreler ise gezinize daha bir renk katacaktır. Kullanmayacak olsanız bile muhakkak alın yanınıza. Bir an gelir uzun pozlanacak bir kompozisyon olur, sonra pişman olursunuz. Tripod ise en fazla soru işareti oluşturan ekipmandır. Ağırlığı sizi yoracak gibi olur. Haklısınız fakat gün doğumu- gün batımı ya da alaca karanlık fotoğraflarını çekebilmek için gereklidir. (tripod götürmediğim bir gezide uzun pozlamaları makineyi çantamın üzerine koyarak yaptım. Yarısı iyi idi ama diğer yarısı maalesef bir işe yarayacak kalitede değildi. Hiç yoktan iyidir ama tripod şart.) Size tavsiyem koca hantal bir tripod yerine mini tripodlardan kullanmanız. Katlandığında cebe bile sığıyor. Evet, yanlış anlamadınız, basit 15 cm’lik mini tripodlardan bahsediyorum. Hem ucuzdurlar, hem kolay taşınırlar. Sadece makineyi sabitler. Küçük olduklarından yönünü ayarlamak size kalmış. Altına taş koyarak ayarlayabilirsiniz mesela. Okuyucularımdan bazıları olur mu öyle şey der gibi hissediyorum. Bu benim şahsi fikrimdir; gezi sırasında 50-60cm lik ağırlığı kg ile ifade edilen tripodları taşımaktan çok daha iyi olduğunu test ederek yazıyorum. Tabi ki takdir sizin. Hamallığına razı iseniz diğeri de olur.
3. Kişisel eşyalarınızı da gideceğiniz yerin iklimine göre seçin. Geziye çıkmadan 1 gün önce muhakkak hava tahminine bakın ve yanınızda götüreceğiniz giysileri bu tahminlere göre seçin. Karasal iklime sahip bölgelerde geceler yazın dahi serin geçer. Geceliklerinizi az biraz kalın götürün. Tam tersi deniz kenarları da özellikle yazın çok nemli olacağından gece uyumakta zorlanılabilir. Bu durumu göz önünde bulundurarak giysi alın.
Diş fırça ve macununuzu almayı unutmayın.
Yedek çamaşırlarınızı unutmayın.
Sağlam ve sizi yormayacak bir ayakkabı tercih edin. Zira çok yürüyeceksiniz. Ayaklarınız su toplamasın sonra.
Fotoğraf Gezisinde Para-Pasaport-Kimlik unutmayın
4. Yanınıza bir miktar nakit para alın. Banka ya da kredi kartlarına çok da güvenmeyin. Her şehir sizin yaşadığınız yer kadar ileri, çağdaş, demokratik, saygılı, gelişmiş olmayabilir. Maazallah kartlarınız işe yaramaz ise eller havada kalmayın. Sizi idare edecek kadar nakdinz olsun.
5. Eğer yurt dışı gezisi yapacaksanız, pasaport ve vize işlemlerini halletmiş olmalısınız. Son olarak bu işlerin hallolduğundan emin olmanızı tesviye ederim. Hee!!! bir de pasaportunuzu evde unutmayın…
Bilgi toplama:
Gideceğiniz mekân hakkında muhakkak bilgi toplayın. İnternette her şeyin bilgisi var. Görseli de var. Bir tık kadar kolayken bunu yapmadan yola çıkmayın. Pişman olursunuz. Keşke gideceğiniz mekânda bir arkadaşınız olsa, hatta o arkadaşınız da fotoğrafçı olsa… Tadından yenmez. Arkadaşınız yoksa da yerel bir rehber tutma fikrinin değerlendirebilirsiniz.
Diğer toplayacağınız bilgi ise, ziyarette bulunacağınız yerin fotoğrafa en uygun olduğu zaman aralığı. Örneğin bazı yerler kışın kar ile çekilebilecek iken bazı mekanlar da ilk bahardaki yeşillikleri ile fotoğraflanır. Bu ana zamanlara dikkat ederek plan yapmanızı öneririm. Sonra son baharda gidip çıplak kayalık bir tepeyi fotoğraflayıp dönüverirsiniz. Üşüttüğünüz de cabası olarak kalır. Zamanlamayı çok iyi seçmelisiniz. Benim tavsiyem ilkbahardaki renk cümbüşü ile kıştaki o mahzun hava. Ama tercih tamamen size kalmış. Ne çekmeyi hayal ediyorsanız…
İklim olarak bir tavsiye de daha bulunayım: Karasal iklim ve yüksek rakımdaki bilgelerde kış sert ve uzun olur. Dolayısıyla bahar da geç gelir. Örneğin Mayıs ayında Ege – Akdeniz de yaz yaşanırken Doğu Anadolu’ya bahar daha yeni gelmiş demektir. Uzun gezi yapacaksanız iklim farklılığını asla göz ardı etmeyin.
2. Fotoğraf Gezisi Esnasında Dikkat Edilecekler
Hazırlıklarınızı yaptınız, her şeyi yerli yerince hazırladınız ve yola çıktınız. Geziniz başlamış oldu. Dolayısı ile çekim yapmaya başlayabilirsiniz. Uçakla seyahat yapıyorsanız çam önünden bilet alın. Bulutların üzeri bambaşkadır. Hele bir de güneş yatayda ise… cam biraz kirlidir ama olsun. Bu müthiş manzarayı israf etmeye gelmez. Zaten ancak yarım saat bulutların üzerinde ya kalınır ya kalınmaz.
Şahsi aracınız ile gidiyorsanız da çekime hemen başlayabilirsiniz. Yol boyunca karşınıza kim bilir ne güzellikler çıkacaktır. Gerek araç içinden gerekirse araçtan inerek bir miktar zaman geçirmenizde hiçbir sakınca yoktur. Aksine eve dönüp fotoğraflarınıza baktığınızda yolculuk esnasında çekilen fotoğrafların ne kadar kıymetli olduğunu anlayacaksınız. (yolda geçirebileceğiniz zamanı da hesaplayarak biraz erken hareket etmekte her zaman fayda olacaktır)
Mekana ulaştıktan sonra varsa rehberiniz ile beraber önceden kabaca yaptığınız planınızı gözden geçirin. Havanın, güneşin vs durumuna göre gerekirse yeni planlar yapın. Bu işin en önemli faktörü ışık olunca güneşe ve hava durumuna göre davranmanız gerekli.
Fotoğraf Gezisi ‘nde Yol Hikayelerini Kaçırmayın
Geziniz sırasında belirlediğiniz ana hedef haricinde yol güzergâhında karşınıza ilginç insan hikayeleri çıkabilir. Köylüler, işçiler, yaşlı teyze yada dayılar, çobanlar. Her birinin hikayesi farklıdır, onlardan müsaade isteyerek (bazen spontane izinsiz de olmak zorunda oluyor) hikayelerini ölümsüzleştirin. İnanın bana acayip güzel kareler çıkıyor. Yapmazsanız pişman olursunuz.
Mekanınıza vardıktan sonra ortamı gözlemlemelisiniz. Rast gele çekimlerin yanı sıra planlı çekimler şarttır. Işığınızın ve kadrajınızda olmasınız istediğiniz öğelerin durumuna göre, uygun lenslerle çekimlerinizi yapın. Dijital devrimin nimetlerinden faydalanın. Çektiğiniz fotoğrafları hemen inceleyin ve gerekirse birkaç tane daha çekin. Çekin zira her zamana bu geziye gelme şansınız olmayabilir.
Dikkat etmeniz gereken önemli konulardan birisi de makine ayarları. Makinenizi inşallah kullanmayı biliyorsunuzdur. Kendim manüel modu çokça kullandığım için size de manüel modu tavsiye ederim. İstediğiniz etkiyi ancak öznel ayarlar ile verebilirsiniz. Manüel moda kullanmanın dezavantajı biraz daha fazla zaman alması ve daha fazla kafa yormasıdır. He bir de ayarlarınızı her kadraja göre değiştireceksiniz. Takılı kalırsa vay halinize. Güzel çekeceğim derken mahvolmuş fotoğraflarla karşılaşabilirsiniz. Eğer manüel mod yeteneğiniz çok iyi değilse size A modu uya. Yani diyafram öncelikli mod. Bir de İSO’yu otomatiğe adlınız mı, hatalı fotoğraf çıkarmanız mümkün değil…Hey Allahım Ya Rabbim …
Fotoğraf Gezisi ‘nde Molalarınızı Çok Verimli Kullanmalısınız
Epey çekim yaptınız. Yoruldunuz ve acıktınız. Yemek yeme zamanı. Özel bir paragraf açtım bunun için farkındaysanız. Tecrübeyle sabit bir anım var çünkü. Çıktığım bir gezide yemekten olduğunu tahmin ettiğimiz bir mide-bağırsak sorunu yaşamıştım yıllar evvel. Çok zor geçirdiğim bir gecenin ardından karın ağrılarım devam etmesi ve en kötüsü de sürekli bir lavaboya muhtaç oluşum. Gezi bana zehir oldu adeta. Yemek bu yüzden önemli. Temiz güzel yemekler yemeye özen gösterin. Sizi sıkıntıya sokabilecek yemeklerden uzak durun. Yemeden önce ve yedikten sonra ellerinizi yıkayın. Yabancılardan da şeker almayın…
Yemek ya da dinlenme molalarının en önemli taraflarından birisi de pilleri şarj etme işidir. Kullandığınız pilleri bitmeseler de muhakkak şarja takın. Gerçi artık birçok güncel makinede çoklu usb girişi mevcut. Yani telefonunuzu şarj ettiğiniz power-bank’lar ile kameralarınızı da şarj edebiliyorsunuz. Hatta bunlar için harici aparatlar dahi var. Bataryayı çıkarıp şarj ünitesine takıyorsun, üniteyi de power-banka takıp çantaya atıveriyorsun. Hayat kurtarıyor gerçekten.
Gece daha önceden ayarladığınız kalma mekânına geçtiğinizde yine şarj işini ilk sıraya alın. Ekipmanlarınızı gözden geçirmekte fayda var. Böyle zamanlarda bir araya gelmiş arkadaşlar ile muhabbet etmesi çok keyifli olur. Fakat unutmayın ki sabah gün doğumuna falanca daha gideceksiniz. Erken yatmalısınız, yoksa yarın yorgun düşersiniz. Benden söylemesi.
Gün doğumları hava müsait ise çok keyifli olur. Güneşin doğumundan en az yarım saat önce mekâna intikal etmiş olmalısınız. Hem ekipmanı hazırlayacaksınız hem, ateşi yakacaksınız hem de alaca karanlık fotoğrafını kaçırmayacaksınız. Aslında daha erken gitseniz uygun olacak. Ben minimum süreyi söylüyorum.
Ekipmanınızı Sağlama Alın
Bir de hatırlatma yapmak istiyorum. Fotoğraf gezisi için çok önemlidir bu. Özellikle uçakla veya otobüs ile yapılacak seyahatlerde bagaja verdiğiniz bavullar ile ilgili dikkatli olun. Makine ve lensleri yanınıza almanızı ve asla yanınızdan ayırmamanızı tavsiye ederim. Maalesef bu konuda da çok yakın bir arkadaşlarım acı bir tecrübe yaşadı. Kıbrıs’a dört arkadaş fotoğraf gezisine gitmişlerdi ve dönüş yolunda arkadaşlardan birisinin nasıl olduğu anlaşılamadan fotoğraf çantası çalındı. Kaşla-göz arasında oluvermiş. Birkaç saniyeliğine yalnız bırakmışlar ve yok olmuş. Yetkililere gitseler de bir şey çıkmamış. Kaliteli bir makine ve kaliteli 2 lensin üzerine maalesef soğuk bir su içmişti arkadaşım.
Eğer gezini daha da uzun ise benzer olayları tekrar edeceksiniz demektir. Çekim esnasında ortaya güzel bir şeyler çıkması havanın durumundan sonra size kalmış bir iştir. Allah’ın da işine karışamayacağıza göre kaliteli fotoğraf çıkarmanın tek yolu kendinizsiniz. Siz ve sizin yetenekleriniz. Kompozisyonu iyi okuyabilir, ışığı iyi kullanabilirseniz şaheserler çıkarabilirsiniz. Aksi takdirde başka hiç bir şeye bahane bulmayın. Lütfen…
3. Fotoğraf Gezisi ‘den Sonra
Gezinizi tamamladınız, yorgun da olsanız çok güzel zaman geçirdiniz. Yüzlerce-binlerce fotoğraf çektiniz. Hafıza kartlarınızın hepsi doldu. Detaylara bakmak için sabırsızlanıyorsunuz. Bilgisayar başına oturdunuz. Kartları tek tek boşaltmaya başladınız. Kartları kopyalaması bile 45 dk zamanınızı aldı. ( ben size harici disk götürün demiştim). ?Birden durup düşünmeye başladınız: ‘Kopyalaması 45 dk sürdüyse göz atması kaç dk sürer?’ Vay ki ne vay. Bir de RAW çekim yapmıştınız dimi? Hatta RAW+Jpeg. Şimdi her fotoğraftan ikişer tane var. Ortalık karman çorman oldu…
Hemen karamsarlığa kapılmayın. Unutmayın ki fotoğraf gezilerinin kısımları arasında en çok zaman alan bölüm burasıdır. Çekilen fotoğrafların arşivlenmesi, gözden geçirilmesi, düzenlenmesi kimi zaman aylar alır. Zaten sizi de atlılar kovalamıyor. Müsait oldukça bu işlerle uğraşacaksınız.
İlk önce fotoğrafları klasörleyin. Kendinize göre klasörleme kıstası seçebilirsiniz. Zaman ya da mekana göre klasörleme yapabilirsiniz. Klasörleme bitikten sonra elemelere geçin. Hatalı çıkan fotoğrafları yok edin; boşa kafa karışıklığı oluşturmasınlar (Hatta bunlar iin keşke zaman olsa da gezi esnasında bakılıp silinse). Hatta çok benzer kadrajlı fotoğrafları da ilin gitsin. Bu işlem bittikten sonra da düzenlemeye geçin. En çok zaman alacak bölüm burası. Ama o kadar da Raw çektiniz. Düzenleme yapmazsanız RAWa ne gerek vardı ki? Çektiyseniz düzenleyeceksiniz.
RAW Dosyalarına Dikkat
Binlerde fotoğrafın RAW olarak saklanması da epey yer kaplayacaktır. Benden tavsiye: göz gezdirirken gelecek görmediğiniz fotoğrafların RAW’larını silin. Sadece Jpeg ler kalsın. Nasıl olsa Jpeg’ler de düzenlenebiliyor.
Adobe PS de işçilik kaliteli olur; ama çok zaman alır. Basit düzenlemeler için (Jpeg ) kullanışlı basit programları tercih edebilirsiniz. Raw için ise LightRoom da işinizi görecektir. Üzerinde uzun çalışacağınız fotoğraflar için Ps öneririm.
Evet, bura da zevkli bir geziyi tamamlamış oluyoruz. Işığınız kaliteli olsun.